İslamî Dönem Edebî Mahfiller


Creative Commons License

Bayram E.

II. Uluslararası Arap Dili ve Edebiyatı Araştırmaları Kongresi, İstanbul, Türkiye, 5 - 07 Mayıs 2023, ss.92-94

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.92-94
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İnsan, sosyal bir varlıktır ve yaşamını çevresindeki insanlarla ortak bir birliktelik üzerine inşa eder. Hayatın devamlılığı için elzem olan paylaşım, ticarî, siyasî, edebî, dinî, sosyal ve üretim-tüketim gibi farklı sahalarda gerçekleşir. Arap coğrafyasında doğa şartları nedeniyle üretimin azlığı ve onun çeşitliliğin sınırlı kalması sebebiyle panayırlar kurulmuştur. Arapların çarşı algısı ile değerlendirdikleri bu mekânlar sosyal, siyasî ve edebî açıdan büyük önem taşımaktadır. Önceleri temel ihtiyaçların karşılanması için bir araya gelinen bu mekânlara ilerleyen süreçlerde kabilelerin üstünlüklerini anlattıkları şair ve hatiplere yer vermesi sonucu edebî bir kimlik kazandırılmıştır. Türkçeye; Arapçadan bir edebî kavram olarak geçen mahfil, Arapların األدبية الصالونات/edebiyat salonları, المنتدى/forum, الندوة/sempozyum, المجلس/meclis, الملتقى/buluşma yeri ve الديوان/divan şeklinde ifade ettikleri mekânın ve aktivitelerin adıdır. Kaldı ki bu edebiyat kavramının aslı (حفال-يحفل-حفل” (bir araya gelmek, her yerde bulunmak, dolmak, önemsemek, dikkatini vermek, ihtimam göstermek ve gür akmak” anlamına gelen fiilin mekân ismi (محفل (toplantı, loca, meclis camia, sınıf, kurul ve toplantı yeri anlamında kullanılmaktadır. Böylece ilk kez Cahiliye döneminde ortaya çıkan mahfiller, panayırlarda düzenlenen, şair ve hatiplerin bireysel olarak icra ettiği olağan toplantılar şeklinde tecelli etmiştir. Panayırlar kapsamında gerçekleştirilen toplantılarda birçok şair ve hatip tarafından edebî bir haz yakalanmış ve Arap edebiyatı açısından önemli bir eşik olan edebî tenkidin temelleri de atılmıştır. İslamiyet’in doğuşuyla beraber edebî mahfiller sosyal pek çok kurumda olduğu gibi bir değişiklik arz etmiştir. Kur’an-ı Kerim’in üslubundan etkilenen şairler, söylem değişikliğine giderken mahfiller de dinî bir hüviyete bürünmüşlerdir. Böylece içerik ve üslup bakımından zengin bir edebî süreç başlamıştır. Bu çalışmada bu mahfillerin gelişim süreçleri, İslamî dönem mahfiller ve bunların Arap edebiyatı açısından önemine yer verilecek ve mahiyeti hakkında bir değerlendirme yapılacaktır.