Kentsel Göç Kotaları: Antalya Örneği


Creative Commons License

Erdem A.

Antalya Göç Kitabı, Prof.Dr. Suat Kolukırık,Doç.Dr. Güven Dinç, Editör, Palet Yayınevi, Konya, ss.161-177, 2022

  • Yayın Türü: Kitapta Bölüm / Araştırma Kitabı
  • Basım Tarihi: 2022
  • Yayınevi: Palet Yayınevi
  • Basıldığı Şehir: Konya
  • Sayfa Sayıları: ss.161-177
  • Editörler: Prof.Dr. Suat Kolukırık,Doç.Dr. Güven Dinç, Editör
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Küreselleşen dünyada, teknoloji ve ulaşım alanındaki ilerlemelerin de etkisi ile gittikçe artan insan hareketliliği, dünyada daha öncede görülmemiş ölçüde göç hareketlerine neden olmaktadır. İlk olarak çevresel, iklimsel, ekonomik nedenlerle göçlere yönelen insanlara, kendi ülkelerinde yaşadıkları savaşlar ve siyasi krizlerin de eklemlenmesiyle sayıları milyonlarla ifade edilen göçmen akınları dâhil olmuştur. “Arap Baharı” olarak da adlandırılan ve Ortadoğu’da Lübnan, Mısır, Yemen gibi ülkelerde de görülen protestoların,Suriye’ye sıçraması sonucu yaşanan “Suriye İç Savaşı” sürecinde yaşanan kitlesel göç akınları, göç konusunun çok yönlü olarak incelenmesini, özellikle göçmen akınlarının yöneldiği ülkeler açısından gerekli kılmıştır. Suriye’nin hem sınır komşusu olması hem de izlediği “açık kapı politikası” nedeni ile Türkiye, Suriyeli milyonlarca göçmen için bir bakıma kurtuluş kapısı işlevi görmüş ve nihayetinde resmi olarak 3 milyon beş yüz binin üzerinde Suriyeli Türkiye’de yaşamaya başlamıştır. Başta Rusya, Hollanda, Almanya olmak üzere çeşitli ülkelerden göçmenin ikamet ettiği Antalya`da milyonlarca Suriyelinin oluşturduğu göç akınından etkilenen kentler arasında yerini almıştır. Resmi kayıtlarda az sayıda gözükmekle birlikte, kayıtlı olunan il ile yaşamlarını sürdürdüğü kentlerin farklılık gösterdiği göz önüne alınınca, Antalya’nın mevcut potansiyeli göçmenler için bir çekim alanı oluşturmaktadır. Çalışma izninin istisnası arasında yer alan tarım işçiliğinin talep gördüğü, turizm kaynaklı olarak sezonluk işçilerin rağbet gördüğü kentin istihdam potansiyeli, Türkiye’de hayatını idame ettirmeye çalışan göçmenler açısından önemli bir tercih nedeni olması ile sonuçlanmaktadır. Fakat her oluşumun olduğu gibi bir kent olarak Antalya’nın da hem yapısal hem kültürel hem toplumsal anlamda kapasitesi ve sınırı bulunmaktadır. Özellikle, Türkiye’de olduğu gibi ekonomik şartların gün geçtikçe kötüleştiği ülkelerde, istihdamda göçmenlerin de rekabete dâhil olması, şehrin yapılaşmasında ve kültüründe bıraktığı olumsuz etkiler toplumsal bir tepki ile sonuçlanabilmektedir. Bu nedenle çeşitli ülke ve bölgelerin göçmen kabulü ve istihdamı ile ilgili kota uygulamaları göçmenlerin kentlere dağılımında da uygulanmalıdır. Bu çalışma kapsamında uluslararası göç hareketlerinde hedef ve transit ülke olarak Türkiye irdelenmektedir. Çalışmanın ilerleyişi kent ile göç arasındaki etkileşim ve çalışmanın başlığını da oluşturan Antalya özelinde göçün etkileri irdelenmektedir. Göçmen akınları karşısında çeşitli sorunların başladığı ya da arttığı Antalya için sunulan bir uygulama olarak, kota uygulaması çeşitli ülkelerden de örnekler çerçevesinde açıklanmaktadır.