Genotip, Yetiştirme Sistemi ve Mevsimin Antalya Koşullarında Etlik Piliç Refahına Etkilerinin Araştırılması


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Zootekni Anabilim Dalı, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2010

Öğrenci: Deniz İlaslan Çürek

Asıl Danışman (Eş Danışmanlı Tezler İçin): TÜLİN AKSOY

Özet:

Bu çalışmada mevsim, genotip ve yetiştirme sistemi faktörlerinin, Antalya koşullarında etlik piliç refahına etkilerinin araştırılması amaçlanmıştır. Kapalı ekstansif (ke), serbest dolaşımlı (SD) ve kırmızı etiketli (KrE) olmak üzere 3 farklı yetiştirme sistemi uygulanmıştır. İlk iki sistemde hızlı (Cobb 308) ve yavaş (Hubbard Isa) gelişen etçi genotipler, kırmızı etiketli sistemde ise sadece yavaş gelişen etçi genotip kullanılmıştır. Bütün deneme gruplarında kullanılan hızlı (HG) ve yavaş (YG) gelişen etçi civcivler bir günlük yaşta (erkek ve dişi) besiye alınmıştır. Kapalı ekstansif sistemde deneme sonuna kadar kapalı yetiştirme uygulanırken, SD sistemde yetiştirilen piliçlere, 4. haftadan sonra kesim yaşlarına kadar gündüz saatlerinde serbestçe dolaşabilecekleri yoncalık (1m2/civciv) alana çıkış olanağı sağlanmıştır. KrE sistemde ise yavaş gelişen etlik piliçler ilk günden başlayarak yoncalık üzerinde bulunan kümeslerde büyütülmüşler, 6. haftadan itibaren yoncalık alana (2m2/civciv) gündüz saatlerinde özgürce çıkabilmişlerdir.SD ve ke sistemlerde besiye alınan etlik piliçler 56 ve 63, KrE sistemindekiler ise 82. günde kesime sevk edilmiştir. Canlı ağırlık, yem tüketimi ve ölüm oranı gibi verimle ilişkili özellikler son kesim tarihine kadar saptanmıştır. Dış simetrik özellikler, tonik immobilite süresi, vücut sıcaklığı, dış kalite özellikleri, kan parametreleri, yürüme yeteneği, tibia özellikleri ve tibial diskondroplazi gibi hayvan refahı ile ilişkili özelliklere ait veriler toplanmış ve değerlendirilmiştir.Sonuçlar genotipin verim özellikleri üzerine önemli etkisi olduğunu, HG'lerin daha yüksek canlı ağırlık artışı gösterdiklerini, daha fazla yem tükettiklerini ve yemi daha etkin şekilde değerlendirdiklerini ortaya koymuştur. Ölüm oranının HG'lerde, daha yüksek olduğu saptanmıştır. YG'lerde yürüme yeteneği ve dış kalite özellikleri daha iyi, tibia diskondraplazi oranı daha düşük bulunmuştur. Dikkate alınan kan parametrelerinden, heterofil/lenfosit oranı ve plazma kortikosterol seviyesi ile vücut sıcaklığı değerleri HG'lerde önemli (P<0,05) ölçüde yüksek saptanmıştır. Kış ve ilkbahar mevsimlerinde HG'ler YG'lerden daha iyi verim sonuçları gösterirken, Yaz mevsiminde Antalya'da yaşanan yüksek sıcaklıklar nedeniyle, HG'lerin verim özellikleri YG'lerden daha olumsuz etkilenmiştir. Ayrıca YG'lerin tüm mevsimlerde ve sistemlerde dikkate alınan refah ölçütleri bakımından çoğunlukla HG'lerden daha iyi sonuçlar verdikleri gözlenmiştir.