Klasik dönem Lykia mezar ikonografisinde kadın


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Akdeniz Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Arkeoloji, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2005

Öğrenci: Cemil Dumanlıoğlu

Danışman: TANER KORKUT

Özet:

"Klasik Dönem Lykia Mezar İkonografisinde Kadın" başlıklı tez çalışması, mezar kabartmalarında kadın figürlerinin ortaya çıkışında gözlemlenen ikonografîk çeşitliliğin ele alınıp, elde edilen veriler ışığında kadının toplumsal statüsünün sorgulandığı bir araştırmadır. Aynı zamanda elde edilecek bulgular, Lykia'nın anaerkil sorununa, şimdiye kadar değinilmemiş ve eksikliği hissedilen arkeolojik bir bakış açısı da sunacaktır. Bu bağlamda, klasik dönem mezar kabartmalarında kadm figürlerinin yer aldığı örnekler bir araya toplanmış ve bir katalog oluşturma yoluna gidilmiştir. Katalog içeriğinde bir takım sınırlandırmaların gerekliliğinden dolayı, daha çok kadının dünyevi vasıflarının ön planda olduğu ailesel anlatımları içeren eserler tercih edilmiştir. Trysa Heroonu ve Harpyler Anıtı gibi bir grup eser ise, taşıdıkları mitolojik, dinsel ve politik içeriklerinden, çalışma konseptine uymadığı düşünüldüğünden, yeri geldiğinde karşılaştırmalar ve örneklemelerde kullanılması kaydıyla katalog kapsamından çıkartılmıştır. Söz konusu eserler üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde, kadının betimleme konumu ve varyasyon zenginliğini vurgulamak amacıyla öncelikle bir tipoloji oluşturulmuştur. İkonografîk çalışma kapsamında ise, kadının betimleme grubuna dahil edilmesi ve onun kimliği üzerinde durularak, benzer örneklerle karşılaştırma yoluna gidilmiş ve özellikle sahnede söz konusu olabilecek yerel örgeler saptanmaya çalışılmıştır. Ortaya çıkan sonuca göre, Lykia mezar kabartmalarında kadm figürlerinin yer aldığı ikonografîk anlatımların geniş bir coğrafyada, birbirinden farklı bir çok medeniyet tarafından tercih edildiği anlaşılmıştır. Zengin karşılaştırma olanakları sunan bu örnekler vasıtasıyla, kadm figürlerinin kimliklerinin saptanmasında çoğu zaman zorluk yaşanmamıştır. Söz konusu kabartmalarda göze çarpan ilk karakter, her zaman için ön planda olan mezar sahibi erkektir. Bunu takip eden ikinci karakter ise, ikonografîk anlatım içinde farklı vurgularla ön plana çıkartılmaya çalışılan mezar sahibinin eşidir. Bu kadm, chiton ve himationdan oluşan kıyafetine sıkı sıkıya bürünmüştür ve başı da örtülüdür. Bir çok örnekte kadm anakalypsis gestusu duruşunda verilmiştir. Ziyafet sahnelerinde kadm oturur vaziyette betimlenmiş olup, asaletin göstergesi sayılabilecek tarzda, ayaklar bir sehpanın üzerine uzatılmıştır. Kabartmaların çoğunda kadm bir veya daha fazla figür tarafından kuşatılmıştır. Bunların içerisinde kadm ile yakın ilişkisi gözlemlenen küçük çocuk ve genç yaştaki figürler, genel olarak kadının çocuğu olarak değerlendirilir. Biraz daha mesafeli ve uzakta duran kadm figürleri ise, yakın akraba veya hizmetli olarak tanımlanabilir.VI Erkeğin kabartmalar üzerinde ikonografik zenginlik içinde savaşçı, avcı, sporcu, yönetici ve Heros kimliği ile devamlı ön planda kalarak vurgulanmışlığma rağmen, kadın kimliğinin yalnızca ailevi sahnelerde karşımıza çıkması ve de bu sahnelerde, ancak bir eş ve çocuklarının anası şeklinde betimlenmesi, antik yazarların anaerkil yapıya işaret eden aktarımları ile çelişmesi açısından oldukça düşündürücüdür. Oysa kabartmalar, kadm erkine değil, erkek erkine dair bulgular sunmaktadırlar. Mezar anıtlarında kullanılan ikonografik anlatımların etkileşim ve kökenleri hakkında da sorunlar tespit edilmiştir. Lykia mezar kabartmaları ikonografisi ilk bakışta, büyük oranda Batı Anadolu ve Yunanistan örnekleri ile paralellik göstermektedir. Bununla birlikte, sahnede oturan kadm figürünün her zaman sağda konumlanışı ve ziyafete dahil edilmemesi gibi, Anadolu-Pers sanatıyla ortak bazı örgeleri de bünyesinde barındırır. Ancak, söz konusu bu öğelerin tümü, Akurgal'ın da vurguladığı gibi, büyük oranda Geç Hitit sanatından bilinmektedir. Klineli ziyafet sahnelerinin şablonu ise, farklı aracılarla Asur'dan alınmıştır. Sonuç olarak, Lykia mezar kabartmaları, özde doğulu bir ikonografiye sahip olmakla birlikte, bir çoğunun sanatçısının yine ikonografisi büyük oranda Doğu sanatından köklenen ve bunu kendi sanatında harmanlayan îonialı usta oluşu, Lykia sanatının îon ve dolayısıyla da Yunan kabul edilen sanatının özelliklerini yansıtıyor izlenimi doğmasına sebep olmaktadır.